03/05/2020
PATLAYAN JEOTERMAL KUYU KAÇAK ÇIKTI
Aydın Valiliği'nin açıklamasında yargı kararının arkasından dolanılmasına kılıf bulma çabasını görüyoruz. Kısaca açıklamaya çalışalım.
Patlama olan A-17 kuyusu; "Aydın ili, Merkez ilçesi, Ilıcabaşı Mevkii'nde Ken Kipaş Elektrik Üretim A.Ş tarafından yapılması planlanan Ken-2 Jeotermal Enerji Santrali (24 MWe) projesi" içinde olan bir kuyudur.
Bu proje için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen 05/11/2015 tarih ve 4021 sayılı "Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu" kararı verilmişti. Bunun iptali için Efgan Çetin ve arkadaşları tarafından açılan davada ayrıntılı bilimsel incelemeler ve değerlendirmeler sonunda Aydın 1.İdare Mahkemesi'nin 1 Mart 2018 tarihli 2015/1128 Esas, 2018/284 Kara sayılı kararı ile ÇED olumlu kararı iptal edilmişti. Davalı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile müdahil KEN KİPAŞ ELEKTRİK ÜRETİM AŞ'nin temyiz başvurusu üzerine Danıştay 14. DAİRE 2018/1307 Esas 2018/6590 Karar sayılı ilamı ile ONANARAK kesinleşmişti.
Yani patlama olan kuyunun ÇED olumlu kararı iptal edilmiştir. Anayasanın 138.maddesi gereğince bu yargı kararını hiç kimse değiştiremez.
Açıklamada geçen "AY-17 kuyusuna ilişkin; 13.06.2016 tarihli ve 15204869.220-02-E.4830 sayılı ÇED görüşü bulunmaktadır" ne anlama geliyor? ÇED görüşü diye bir şey olmaz ya "ÇED gerekli değildir", ya da "ÇED olumlu kararı" olabilir. "ÇED görüşü" adı altında bir belgeyle ÇED olumlu kararı iptal edilen kuyu çalıştırılamaz.
Açıklamadaki "AY-17 jeotermal üretim kuyusu, bağlantı yapılacak olan KEN-1 jeotermal enerji santrali ve jeotermal boru hatlarına ilişkin, idari yargıdan alınan herhangi bir yürütmeyi durdurma kararı bulunmamaktadır" bilgisi de AY-17 kuyusunun çalıştırılmasını meşru kılmaz.
Söz konusu olan kuyudur, bağlandığı santral değildir. Söz konusu santral projesinde A-17 kuyusu var mıdır? Olmaması gerekir zira o kuyu Ken-2 Jeotermal Enerji Santrali projesi kapsamında olan bir kuyudur, onun ÇED'i de mahkemece iptal edildi.
Görüldüğü kadarıyla "ÇED görüşü" kılıfı altında ÇED'i iptal edilen kuyu "dava açma süresi kaçırıldığı için yargının iptalinden kurtulan" santrale bağlanmak suretiyle Mahkeme kararı bypass edilmeye çalışılıyor.
Bunu Hukuk Devleti korumaz. Yargı kararına direnmek en basit anlamıyla görev ve yetkiyi kötüye kullanmaktır.
Ortada kanuna karşı hile, devam eden bir suç bulunmaktadır, ortaya çıkan patlama ile hile ve suçları gün yüzene çıkarmıştır.
Sayın Valiye önerimiz;
- Kendilerine sunulan bilgilerin doğruluğu ve hukukiliğini denetletmesi ve hukuk devleti ilkesine ve doğaya karşı işlenen suça dur demesi
- Şimdiye kadar suç işleyenler hakkında derhal idari ve adli soruşturma açması.
- salgını , her şeyin başının sağlık olduğunu, sağlıklı yaşam olmadığı sürece, enerjinin, zenginliğin hiç bir kıymetinin olmadığını açık ve seçik gösterdi.
- Aydın'ın mülki idari amiri olarak kendisinden beklentimiz, yaşamı koruyan icraatlar yapmasıdır.
Av. Arif Ali Cangı
Davanın avukatı